Kategoriler
Güncel

Leş Kargalarına Kötü Haber

Geçen senelerde adeta Mustafa İslamoğlu, Cüppeli Ahmet vs gibi zevatın Kemalist olmalarına ve tüccardan çok toplum mühendisi gibi çalışan ve her sene kadınlar gününde ucube ve rezil kamu spotları yayınlayan Boyner-Koç’a paralel olarak; sosyal medyada “Before-After” yani Önce-Sonra akımı adı altında önceden başörtülü iken sonradan açılan ve umumiyetle de Laikçi, Ateist, Feminist vs olan bazı kadınlar boy göstermişti. Bir yıllık veya on yıllık “Change” yani “Değişme-Dönme” fotoğrafları ve hikâyeleri idi bunlar. Ikna odalarının başaramadığını Demokrasi tuğyânı başarıyor. Bu da ayrı bir makalenin konusu olsun, ayrıca psikolojik-sosyolojik analizini yapacağız. Islamın sırtındaki sömürücü bazı kenelerin de bu irtidatlara sebebi vesile oldukları aşikardır. En başta da Demokrasi ve Laiklik ile islam ümmetini barıştırmaya çalışan ve de islam itikad ve de ahlakına asla sahip olamamış olan bazı kişi ve cenahlar.. Dedigim gibi, bu ayrı bir makalenin konusu olsun. Asıl meseleye dönersek;

Karanlık Oda’nın mimarı Soner Yalçın da diğer bir çok Ateist ve Laikçi gibi mal bulmuş mağribi misali sevinçle atılmış ve hemen paylaşmıştı irtidat edenleri. Bu arada, bu “Dönme” işine “İrtidat” deme sebebim asla başlarını açmaları degil; bunu tasvip edip övünmeleri ve Feminizm, Demokrasi, Ateizm vs gibi düştükleri küfür ideolojileridir! Ne diyelim. Allah hidayet versin. Hidayetleri mukadder değilse de ümmeti şerlerinden korusun.

Şimdi de “Radikal Islamcılığı Bırakanlar Anlatıyor” başlıklı bir dizi itiraf serisi başladı. Gerek kadın gerek erkek, çeşitli suretlerde irtidat etmiş birilerinin hikâyelerini yayınlıyor. Kim mi? Ömrü islamiyetten ve islami hareketlerden ekmek yiyerek geçmiş olan Ruşen Çakır. Hikâyeler düzmece de olabilir gerçek de. Önemi yok.

Önemli olan şu hakikattir; bu nesli tükenen Ateist Laikçi güruh, islama yönelen Ingiliz gazeteci Yvonne Ridley, Fransız aktivist Sophie Petronin ve bunlar gibi, dünyanın dört bir yanından yüzlerce binlerce insanın islama koşmasını görüp çıldırmaktadırlar..

Dünyada gördükleri bu islamlaşma karşısında ruhen çöküyor ve çaresizce deliye dönüyor ve belli ki “İslamın yayılmasına engel olamıyoruz, bari yurt içinde dipte köşede nerede bir irtidat eden varsa onları bulup şişirelim de Türkiye müslümanlarının moralini bozalım” mantığı ile böyle ucube işlere kalkışıyorlar.. Ve leş kargaları gibi pusuda bekliyorlar. Birileri islamdan çıksa da haber yapsak diye. Ha, erkek olsun kadın olsun, bu hikayelerdeki güruhun hangisi hakikaten müslüman idi de irtidat etti, kaç tanesi de zaten hiç islam üzere değildi öyle bir imajdı sadece, kafasının dışı örtülü veya takkeli ama içi zaten batıl ideolojiler ile dolu idi; orası da ayrı bir araştırma ve merak konusudur. Her neyse. .

Bu iki şahsa ve benzerlerine; kökleri Tarık İbni Ziyâd, Ebû Hanife, Ahmed Bin Hanbel, Alparslan, Salahaddin, Baybars, Izz Bin Abdusselam, İbni Hazm, İbni Teymiyye, İbni Kayyım, Kurtubi, Serahsi, İbn Haldun, Murâd, Fatih, Fahreddin Acemi, Selim, Süleyman, Birgivi, Ebu Suud, Barbaros, Fatıma el Fihri, Açe’li Malahayati, Endülüs’lü Seyyide el Hurra.. olan çınarların hâlâ yerlerinde durduğunu, dökülenlerin sadece çürük dal ve yapraklar olduğunu hatırlatmak adına;

Şahsen kalubelâda bezmielestteki ahdime sadık kaldığımı ve neredeyse yaklaşık 30 senedir İslâm dâvâsına gönül verdiğimi, yanlışımla doğrumla bu güne geldiğimi ve İnşallah da hep islam üzere kalacağımı beyan ediyor onlara bir yürek acısı olarak bu paylaşımı yapıyorum.

Ki, benim gibi binlerce daha var. Ve ben Akıncı, Türkiye müslümanlarının en ednâsı en işe yaramazı olarak bunları söylüyorum.

Alttan filizlenen bir kısım nesiller ise tüm sineklerin beslendiği tuğyân bataklığını kurutacak ve halklar için yalandan gözyaşı döken bu timsahların tahtlarını taclarını ellerinden alacak olan arslanlardır. Biz o günleri görürüz veya görmeyiz, mühim değil..

İslâm ilinde yine azdı zulümât
Leyl u nehâr taşınır efkâr değildir
Yazam desem geçmez ki nazma kelimât
Ticârethânedeki defter değildir

Münafık der ki boşa gider emekler
Dâvâ kırk yıl da geçse hâlâ emekler
Ruhumuzda bir volkan sessizce bekler
Sükûtumuz her zaman ikrâr değildir

Dilşâd olur bağımız döner bağubân
Yeter ki temyîz et sen balı ağudan
Batsa da güneş yine doğar doğudan
Akıncı sanma tarih tekrâr değildir


Levent AKINCI


…….


Bahsi geçen haberlerden bazıları:


https://odatv4.com/turbanlarini-cikardilar-hikayelerini-anlattilar-03091834_m.html

https://www.ensonhaber.com/amp/politika/soner-yalcindan-kadinlara-inadina-mini-inadina-dekolte-2015-01-29

https://medyascope.tv/2020/07/21/radikal-islamciligi-birakan-kadin-anlatiyor-allahin-dini-ve-sancagini-yasatabilmek-icin-en-cok-sevdiklerimin-boyunlari-bile-gozumde-kildan-inceydi/

https://yalnizyurumeyeceksin.com/

https://youtu.be/lzctHZ3GwjA BBC

https://youtu.be/Qkn24foXvZc SOL

Kaynak: adımlardergisi.com. Sitemizin tarih danışmanı olan Levent Akıncı, yazısına bazı eklemelerde bulunmuştur.