Hain’ül-Haremeyn-i Şerifeyn Mürted Suudi hanedanı
http://www.adimlardergisi.com/umre-mi-riya-mi/
Hain Mürted Suudi an itibarıyla onlarca Ehli Sünnet alimini idam etti!
Bunun üzerine Küresel Cihad camiaları Suud kraliyetini tehdit etti..
Akıllara “İkinci Ka’be Kıyamı kapıda mı?” sualini getirdi bu durum..
http://millicumhuriyet.com/2015/06/26/kabe-baskini-20-kasim-1979/
( https://youtu.be/UnnTLJQlDU0 )
Ayrıca, bu, bazılarının açıkça ‘Suudi vatandaşlığı ayaklarımın altındadır” diyecek kadar İngiliz ve Batı emperyalizmi karşıtlığını cesurca ortaya koyan Ehli Sünnet alimlerin, bir kaç da şii ile birlikte aynı kararla idam edilmeleri akıllara hemen 1979 Ka’be Kıyamı sırasında Mısır tağutunca “İranlı Şiiler bunlar” diye yalan haber yayılması, ve İslam ülkelerindeki medyanın da gönüllü olarak bu yalana sazan gibi atılması, (mesela bizde Türkiye Gazetesi) ve böylece kıyamın müslümanlar nezdinde itibarsızlaştırılmak istenmesi geldi..
İdam edilenlerin isimleri yayınlandı..
Ümmetin tek ümidi, müslümanların Muhaddis Allame Şeyh Süleyman Ulvan başta olmak üzere, hakkında idam kararı çıkmış diğer alimleri henüz sağ iken hapishane ve şehirlere baskınlar düzenleyerek kurtarmaları.. Daha önce Afgan, Irak, Suriye, Yemen vs bir çok yerde yaptıkları gibi..
Büyük Hadis alimi Süleyman Ulvan (solda), Üstad Dr Iyad El Kunaybi’yi taltif ederken..
( Kunaybi ve Makdisi için bknz: https://www.ayncalut.com/guncel/hakiki-selefinin-tarih-ecdat-muhabbeti/ )
Bu alimlere idam kararı çıkması ve uygulanmasının 1979 Kabe Kıyamı’nın yıldönüm mevsimine denk getirilmesi, ve ayrıca Erdoğan’ın Suud ziyareti ve teröre karşı ortak tavır anlaşmaları yapmasına denk getirilmiş olması dikkat çekti..
Hilafet-i Osmani’nin varisi olma iddiasıyla yola çıkan demokrat(?) kurtarıcıların, Hilafet’i sırtından vuran Suudi kraliyeti ile dost olması ve bu zulümleri kınayamaması halk nezdinde büyük tepkilere yol açar normalde.. Lakin ana kitleye hitab eden malum medyanın, ister Laik Kemalist ister Diyalogcu Gülenist isterse Demokrasici AKP yanlısı olsun; tüm bu medyanın bu tür zulümleri haber yapması ve tenkid etmesi beklenmez..
Neyseki bizler sıradan ve sürüden olmayan bir azınlığın, Hak ehli camiaların bunda muzdarib olacağı ve bu zulmü kınayacağını biliyoruz..
Ayrıca.. Ceziret’ül-Arab’daki akıncıların ikinci Kabe Kıyamı’nı, 79’daki tecrübesizlikten de çıkartılan derslerle daha kapsamlı ve tüm vilayetleri kapsayan bir kıyam ve akınlar şeklinde gerçekleştireceği ve Suud tahtını yıkacağı, hiç değilse temelinden sarsacağı da gözlerden uzak tutulmamalıdır..
Yıllar evvel akıncı tarafından söylenen şu söz ne kadar hakikatliymiş:
FİLİSTİN’DEN YAHUDİ’Yİ
HİCAZ’DAN SUUDİ’Yİ..